KLOR’un TARİHİ

Klorun İlk bulunuş Tarihi;

Klor, gezegenimizin temel yapı taşları olan yaklaşık 100 doğal kimyasal elementten biridir.

Yararlı olması için, bir elementin nispeten bol olması veya çok istenen özelliklere sahip olması gerekir.

Sonuç olarak, onlarca yıllık titiz bir araştırma ve geliştirme süreci boyunca bilim adamları, içme suyunu güvenli hale getirmek, hayatı tehdit eden mikropları yok etmek, hayat kurtarıcı ilaçlar ve tıbbi ekipman üretmek için klor ve klor kimyası ürünlerini kullanmayı yaygınlaştırmak için çalıştılar.

1774 yılında, küçük deney laboratuvarında, İsveçli eczacı Carl Wilhem Scheele bir damla manganez dioksitin üzerine birkaç damla hidroklorik asit damlattığında,  saniyeler içinde, yeşilimsi sarı bir gaz ortaya çıktı.

Carl Wilhem Scheele o zamanlarda hiçbir fikri olmasa da, kloru keşfetmiş oldu.

Yeşilimsi-sarı gazın aslında bir element olduğu gerçeği sadece birkaç yıl sonra İngiliz kimyacı Sir Humphrey Davy tarafından tanındı. O zamana kadar insanlar gazın bir oksijen bileşiği olduğuna ikna olmuşlardı. 

Sir Humphrey Davy, klorun adını yeşilimsi-sarı olan Yunanca kelime olan khloros kelimesinin temelinden aldı. 1810 yılında ise klor gazı veya klor adını önerdi.

En etkili ve ekonomik mikrop öldürücülerden olan klor dezenfektan olarak evlerde, hastanelerde, yüzme havuzlarında, otellerde, restoranlarda ve diğer kamusal alanlarda çok çeşitli ve tehlikeli mikropları imha etmekte ve etkisiz hale getirmektedir.

Klorun güçlü dezenfektan nitelikleri, bakteri ve virüslerin dış yüzeylerine yapışma ve imha etme yeteneğinden kaynaklanır.

İlk olarak 1847 yılında Avusturya’daki Viyana Genel Hastanesi’nin doğum servisinde “çocuk yatağı ateşi” nin yayılmasını önlemek için bir mikrop öldürücü olarak kullanılan klor, yaşamı tehdit eden çok çeşitli enfeksiyonlara, virüslere karşı toplumun en güçlü silahlarından biridir.

Restoranlar ve et ve kümes hayvanları işleme tesisleri, gıda hazırlama yüzeyleri ve gıda işleme sırasında Salmonella ve E. coli gibi zararlı bakterileri öldürmek için klorlu ağartıcı ve diğer klor bazlı ürünlere güvenmektedir.

Klorun Özellikleri;

Yüksek oranda reaktif olduğu için, genellikle sodyum, potasyum ve magnezyum gibi diğer elementlerle bağlanmış olarak klor bulunur. 

Klor serbest element olarak izole edildiğinde, havaya göre 2,5 kat daha ağır yeşilimsi sarı bir gazdır. 

-34 ° C’de sıvı bir hal alır ve -103 ° C’de sarımsı kristal bir katı haline gelir.

Kimyacılar 18. yüzyılda klor ve klor bileşikleri ile deney yapmaya başladı. Klorun, birbirleriyle reaksiyona girmeyecek çeşitli elementler ve bileşikler arasındaki kimyasal köprüyü genişletmek için olağanüstü bir yeteneği olduğunu gördüler.

Klor, organik bileşiklerin (çoğunlukla karbon ve hidrojen bileşikleri) incelenmesi ve sentezlenmesi için özellikle yararlı olmuştur.

İnsan dahil tüm canlı organizmalar organik bileşiklerden oluşur. Periyodik tablo, kimyadaki en birleştirici konsepttir. Elementler daha kolay maddelere indirgenemezler. Bu tabloda, 1869’da yayınlayan Rus bilim adamı Dimitri İvanovich Mendelev’in öncülüğündeki çalışmalara dayanarak, elementler, atomik sayılarının düzeninde, belirli bir elementin her bir atomunun çekirdeğindeki proton sayısına eşit olarak düzenlenmiştir. Bir periyottaki tüm elementler, aynı sayıda tabakaya veya elektronun kabuklarına sahiptir.

Klor, güneş enerjisinden yararlanmada bile önemli bir rol oynar – kum tanelerinin içinde bulunan silisyumu temizler ve güneş paneli çiplerine dönüştürmeye yardımcı olur.

Birçok yönden klor, sürdürülebilir kalkınma çabalarının temelini ve modern çevre korumanın diğer temel ilkelerini oluşturmaktadır.

Comments are closed.